Blogger tarafından desteklenmektedir.
29 Nisan 2014 Salı

Real Madrid Finalde... (Bayern Münih:0 - Real Madrid:4)

   Elenmenin üzüntüsü, hezimetin acısı ve bir antrenörün dramı... Bayern Münih için söylenebilecek en doğru cümleler... Geçen yıl kazanılmadık kupa bırakmayan panzerlerle bu seneki arasında ne fark vardı? Geçen yılki başarı Jupp Heynckes ile doğrudan mı etkiliydi? Dünyanın en iyi antrenörlerinden olan Pep Guardiola iyi işleyen bu takımı neden pas oyununa sevk etti? Sorulacak o kadar çok soru varki... Hepsinin cevabı gayet açık bence. BAŞARIYA DOYMUŞLUK!!! Takım yine haftalar öncesinden lig şampiyonluğunu garantiledi ve geçen yılın gerisinde kalmadı. Sonrasında ise tek hedef Şampiyonlar Ligi'ni üst üste kazanan ilk takım olabilmekti. Demek ki bu pekte gerçekçi bir hedef değildi... Guardiola, Barcelona'ya yaşattığı başarıların formulünü pas olarak yorumladı ve aynısını bu takıma monte etmeye çalıştı. Ancak unuttuğu şey ise her takımın farklı yapılara ve DNA'lara sahip olmasıydı. Franz Beckenbauer bu oyun sistemini şiddetle eleştirse de Guardiola'nın tek söylediği şey "Beğenmezseniz giderim" oldu. Yanlışları düzeltmekte Heynckes kadar doğru hareket edemedi. Halbuki çalıştırdığınız takımda başarılı olabilmenin ilk kuralı; çalıştırdığınız takımın kulüp yapısını bilmek ve ona göre hareket etmektir. Yani Guardiola gibi hemen Almanca öğrenmeniz sadece size saygınlık kazandırır ve sizi sevimli gösterir. Zaman geçtikçe ise bunların pek önemi kalmaz. Tabi bu hezimeti yalnızca Münih'in başarısızlığıyla açıklamak çok büyük haksızlık olur. Zira Real Madrid bu işi çok iyi yapıyor. Yani kendisi gibi büyük takımların hızlı ve etkili oyununa karşılık iyi savunma ve karşı ataklar... Ligde A.Madrid'in gerisinde bulunsa da asıl hedefin 11 yıldır kazanılamayan Şampiyonlar Ligi kupası olduğu ise bilinen bir gerçek... Sezon başı rekor ücretle transfer edilen Bale uzun süre istenilen performansı gösteremedi ve eleştirildi. Genellikle Madrid ekibi sezon boyunca bununla gündeme geldi ya da Ronaldo'nun insanüstü performansıyla... Özellikle Şampiyonlar Ligi'ne kupayı kazanabilecek potansiyelde bir kadroyla başlayan ancak asla mutlak favori görülmeyen takım bunu avantaja çevirmeyi başardı. Oyuncuların kalitesi yüksek, üzerlerindeki baskı az ve içlerindeki başarı açlığı fazla ise bu bileşimin sonucunda olabilecekleri bu maçta da görmüş olduk. Kral kupasıyla havaya giren takım, bu kupaya da göz koydu. Ligde de takibini sürdüren Ancelotti'nin öğrencileri için sezon adeta yeniden hayat buldu. Sezon başında savunma ağırlıklı oyun sistemi eleştirilse de; zaman geçtikçe taşlar yerine oturdu. Tek paslarda müthiş hücumlar, sprinter oyuncuları sayesinde mükemmel uygulanan karşı ataklar... Maçtan ve skordan da biraz bahsetmek gerekirse; Ronaldo'nun 2 golü, Ramos'un güzel oyununa kattığı 2 bonus gol, her karşı atakta gol arama isteği, Münih'in müthiş savunma zaafları, Guardiola'nın çaresiz yüz ifadesi yani her şey "Bildiğiniz Gibi" ...

0 yorum: