Blogger tarafından desteklenmektedir.
23 Ocak 2016 Cumartesi

The End (Osmanlıspor 3-2 Galatasaray)

   Maçın başlarında Galatasaray topa sahip olan taraftı ama bu üstünlüğünü bir türlü pozisyona çeviremedi. Üretkenlikten uzak olan sarı kırmızılıların savunmasındaki büyük sıkıntılarda henüz maçın başlarında ortaya çıkmaya başladı. Maçın başından itibaren kontra ataklarla etkili olmaya çalışan ev sahibinin savunma arkasına attığı her top tehlike yarattı. Umar Aminu'nun savunmanın arkasına sarkmalarının sonucunda golü de bulması gecikmedi. Göstere göstere attı bu golü ev sahibi ve golden sonrada oyun üstünlüğünü eline geçirdi. Bu dakikalarda Osmanlıspor'un önde baskısı, Galatasaray stoperlerine zor anlar yaşattı. Savunmadan pasla çıkamadı konuk ekip ve attığı bütün uzun topları ev sahibi topladı. Bu dakikalarda savunmanın büyük hatası sonucu Burak çok şık golüyle takımına beraberliği getirdi. Bu golde Galatasaray'ı kendine getirmeye yetmedi. Ev sahibinin durmak bilmeyen hücumlarının getirisi 2 çok net gol pozisyonu değerlendirilemedi. Belkide kaçırmanın daha zor olduğu bu pozisyonların ardından herkesin düşündüğü tek bir şey vardı; atamayana atarlar... Futbolun bu altın kuralı yine doğruluğunu kanıtladı ve Sinan'ın güzel hareketlerle getirdiği topta Snejder takımını üstünlüğe taşıdı. Bu noktada hemen Sinan'a da küçük bir parantez açalım. İlk golde yaptığı baskı sonucunda savunmayı hataya zorlamış ve Burak'ın golünde büyük pay sahibi olmuştu. Bu golde de güzel hareketlerle getirip, içeri çevirdiği topta golün gelmesi onun oynamadığı maçlara belkide en büyük cevabıydı. Durgun ve üretkenlikten yoksun hücumlara ilaç gibi geldi ve formayı vermeye niyetinin olmadığını bir kez daha gösterdi. 2. golün santrasında ise sahalarda ender rastlanacak bir gol oldu. Santra vuruşunun ardından ceza alanına atılan uzun topa hareketlenen Aminu, pozisyonu takip edip, topa ayağını koyarak skoru 1 dakika içinde yeniden eşitlemeyi başardı. Galatasaray savunmasının arkasına atılan toplar o kadar tehlikeli pozisyonlar üretti ki; Osmanlıspor, santradan bile uzun top atarak bu girişimde bulundu. Ne kadar kötü savunma yaparsanız yapın, böyle bir gol yenmez. Taçtan gol yediği için senelerce eleştirilen Türk milli takımı bile bu golden sonra "hatasız" kabul edilebilir. Golden sonra faul itirazı yaptı Galatasaraylı oyuncular ancak önce kendi yedikleri golü anlamaları gerekli. Her 2 yenen golde de Muslera'nın çok ciddi hatası vardı. Özellikle 2. golde kalesini daha erken terk etmiş olsaydı; böyle bir pozisyon yaşanmayacaktı bile.
   2. devrenin başlarında ev sahibinin kullandığı kornerde oluşan karambol sonucu gelen Musa'nın golü ise soğuk duş etkisi yarattı. Bu dakikadan sonra Mustafa Denizli, orta sahada Donk-Selçuk ikilisiyle geride götürdüğü maçı çeviremeyeceğini gördü ve Bilal'i oyuna aldı. Bu değişikliğe rağmen takım, hücumda üretken olamadı. Net bir pozisyon bulamayan konuk ekibin tek gol umudu, Snejder'in uzaktan çektiği etkili şutlardı. Özellikle maçın son dakikalarında Galatasaray'ın rakibi sahasına hapsetmesi ve sağdan soldan hücumlarla bunaltmasını beklerken; Osmanlıspor'un sürpriz önde baskısı buna engel oldu. Galatasaray son dakikalarda neredeyse hücum edemedi ve bir deplasmandan daha mağlubiyetle ayrıldı.
   Bundan önceki Galatasaray maç yorumumda da bahsetmiştim ancak şimdi dahada netleşti. Bana göre Galatasaray'ın şampiyonluk şansı kalmadı. Eğer sarı kırmızılılar bu sene şampiyon olmayı başarırsa; bu şampiyonluk tarihe geçecek ve çok uzun senelerce unutulmayacaktır. Bütün bunlardan önemlisi; hafta içi başkan Dursun Özbek'in yaptığı açıklamalar ve UEFA'nın bildirgesiydi. Puan silme ve ya transfer yasağının UEFA'yı kesmeyeceği anlaşılmış oldu. Eğer Galatasaray gibi büyük bir kulüp, yaşadığı finansal sorunlar sebebiyle Avrupa'ya gidemeyecek ise bunun sorumluları en ağır şekilde hesap vermelidir. Kendisinin tutumunu sene başından beri beğenmesem de; Dursun Özbek'in bu konulara yaklaşımını oldukça beğendim. Bahaneler üretmeden, eski yönetimleri suçlamadan bir şeyler yapmaya çalışıyor ve bu duruşu nedeniyle büyük bir alkışı hak ediyor. Umarım sıkıntılar daha fazla büyümeden çözülür ve Galatasaray'ın da şampiyonluk yarışının içinde bulunduğu daha güzel bir lig izleyebiliriz...

0 yorum: